1979’da okuldan çıkar çıkmaz, Kronos’un ilk çalışanlarından biri olarak buraya katıldığımda, şirket yeni çalışanlarına iki haftalık ücretli izin verdi. Bir seviyeye kadar, şirkette kaldığınız her yıl için ek bir gün daha kazanıyordunuz. Bu, çoğu şirketin izin zamanlarını kontrol etme yoluydu ve sayılar değişse bile, hâlâ daha çoğu bu yolu kullanıyor. 1984’te ulusal satış yöneticiliğine terfi ettim ve dört yıl sonra, küresel satış ve servislerden sorumlu başkan yardımcısı olarak yönetici bir pozisyona yükseldim. İşletme yazılımları ve hizmetleri tasarlayan Kronos, üst düzey yöneticilerin izin zamanlarını izlemeye gerek duymayan ve uygun gördükleri kadar gün izin alabildikleri köklü bir politikaya sahipti. Bu gayet mantıklıydı. O zamandan önce bile, üst düzey rollerdeki insanların 7/24 çalışması gerekiyordu. Geceleri, hafta sonları ve aile gezileri boyunca sürekli çalışınca, saatlerinizi takip etmenin ya da resmi bir “tatil günü” ilan etmenin neredeyse bir anlamı kalmıyor. O zamandan beri Kronos’ta yönetici pozisyonlardayım ve son 12 yıldır CEO’yum. Bu yüzden, yaklaşık 30 yıldır izin zamanlarımı takip etme gereği duymuyorum.
