Akıllı şirketler karbona kendileri fiyat biçiyor. Küresel anlamda ilkim şartları daha zorlu hale geldikçe iklim değişikliğinin şirketler için oluşturduğu tehdit teorik bir konu olmaktan çıkıyor ve hayatın bir gerçeği haline geliyor. Şirketler sayısı her geçen gün artan fırtınalara, sıcaklık dalgalarına, yangınlara ve kuraklığa karşı varlıklarını ve tedarik zincirlerinin akışını korumaya çalışıyor. Her geçen gün daha fazla şirket “ilkim riski” bileşenini hesaplarına dahil ediyor ve yönetim kurullarının bu konuya ilgisi artıyor. Tüm bunlara karşın bir tehdit var ki birçok şirket henüz bunu tam anlamıyla kavrayabilmiş değil. Bu tehdit karbon riski, yani iklim değişikliğine yönelik politikaların şirketin stratejisi ve gelirleri üzerindeki etkisi... Küresel ısınma daha kötüye gittikçe şirketler, oluşturdukları karbon emisyonunun maliyetini artıracak yeni düzenlemelerle ve politikalarla karşı karşıya kalacak. Bu gelişmelere hazırlıksız yakalanan şirketler sıkıntı yaşayabilir. Bu makalede, her geçen gün daha fazla şirketçe benimsenen ve geleceğe dair bir yaklaşım olan dahili karbon fiyatlandırmasını ele alacağız. (“Dahili Karbon Fiyatlandırmasının Yükselişi” kutusuna bakınız.) Bu yaklaşımın temelinde şirketin oluşturduğu emisyonlara bir fiyat biçip bunu dışarıya açıklamak yatıyor. 2017’de yaklaşık 1.400 şirket dahili karbon fiyatlandırmayı kullanıyordu veya kullanmayı düşünüyordu. Bu yazıda, karbona kendileri fiyat biçen şirketlerin yatırımları ve riskleri daha iyi analiz edebildiklerini ve stratejilerini daha iyi hayata geçirebildiklerini anlatacağız. Detaylara girmeden önce bağlama bir göz atalım. Trump’ın mevcut iklim değişikliği ve enerji politikalarında yaptığı değişikliklere bakan ABD’li şirketler bu sıkıntının hafiflediğini düşünebilirler. Ancak dünyanın geri kalanında ve bazı ABD eyaletlerinde iklim değişikliğiyle savaşmaya yönelik kararlılık artıyor ve kurallar sıkılaşıyor. Küresel ekonominin yarısını temsil eden 60’tan fazla bölgesel, ulusal ve federal hükümet karbon emisyonlarını fiyatlandıran politikaları hayata geçirdi ve 184 devlet Paris Anlaşması’na imza atarak küresel ısınmayı azaltmayı taahhüt etti. Meksika, İsveç ve Britanya Kolumbiyası bu alanda vergi koydu. Çin, Avrupa Birliği ve Kaliforniya toplam emisyonlara bir üst sınır getiren ve karbon ticaretini mümkün kılan uygulamaları kabul etti. (“Hükümetler Karbonu Nasıl Fiyatlandırıyor?” kutusuna bakınız.)
X
Üye Girişi
Üye Ol