Yüzeysel bir açıdan bakacak olursak, şirketlerin çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık (ÇEK) liderleri ile hukuk danışmanları genellikle iyi geçinemez. ÇEK liderleri, yürekten savundukları işleri konusunda oldukça tutkuludur ve reform odaklı inisiyatiflerinin yoluna taş koyan birer statüko muhafızından ibaret gördükleri hukuk uzmanlarından pek hoşlanmazlar. Sistemli bir şekilde en kötü senaryoları öngörmeye programlanmış hukuk uzmanları ise inisiyatif geliştirme aşamasında iken, olan bitenle ilgili vakitlice ve gereken sıklıkta bilgi paylaşımında bulunmadıkları için ÇEK savunucularından hazzetmezler. Sonuç olarak, her iki grup da kemikleşmiş perspektifleriyle ancak son dakikada ve mecbur kaldıklarında birbiriyle yüzleşir.