İnovasyon, inovasyon, inovasyon! Şirketler sanki altınmış gibi inovasyon arayışı içindeler. Şaşırılacak bir şey yok. Yeni kurulan şirketler gün geçtikçe, pazar payında daha fazla hak iddia etmeyi daha kolay bulduklarından, diğer şirketler oyunu hızlandırmaya çalışıyor. Maalesef, bunun altından kalkabiliyor gibi görünmüyorlar. Başarının tanımını yanlış yaparak kendi kuyularını kazıyorlar. Ürünün ne işe yaraması gerekiyor? Biz üründen ne istiyoruz? Basit sorular, evet, ama bazı şirketler bu soruları cevaplayamıyor. Bir başka yaygın problem, inovasyon takımına gizli bir birimmiş gibi davranmak, onu adadan dışlayarak diğer iş birimlerinden uzaklaştırmak. Sonuncu fakat bir o kadar da önemli olan da şu ki denemekten ve kaçınılmaz başarısızlıktan korkan şirketler, korkmayanlara göre kendilerini ayaklarından vurmaya daha meyilli.
Scott Kirsner’in "11 Ways Big Companies Undermine Innovation" adlı yazısından uyarlandı.