Bazı kavramlar vardır ki Türkçeleştirilmesi kolay değildir. Fikrin veya konseptin üretildiği dilde anlam ifade eden tanımlama başka bir dilde kulağa biraz “tuhaf” gelebilir. Örnek mi? “Internet of Things.” Nesnelerin İnterneti, Şeylerin İnterneti biçimindeki tanımlamalar arasında gidip gelirken yönetim dünyasının yıldız ismi Michael Porter’ın “Internet of Everything” konsepti bu derde derman oldu. Gerçekten de her şey ama her şey bağlantı halinde ve ana bulutun bir parçası haline geliyor.
Giriş yap veya
ücretsiz üye ol, okumaya devam et
