Güneş bizi ısıtmaya hatta yakmaya başladığından beri, çalışanların bedenleri ofisteki koltuklarında olsa da akılları tatilde. Oysa yıllık iznini kullanıp o çok istedikleri tatillere çıkan çalışanların bir kısmı, tatile çıkmadan öncekinden bile daha mutsuz bir şekilde işe dönüyor. Çünkü kötü planlanan ve stresli geçen tatiller, geçirilen zamanın pozitif etkisini azaltıyor. Pozitif, iyi yönetilen bir seyahat sizi daha mutlu edebilir, stresinizi azaltabilir ve iş hayatınıza daha enerjik bir halde dönebilirsiniz. İşte bunu başarabilmeniz için işte size birkaç tüyo:
- Detaylara odaklanın. Seyahatin belirsizliği, ulaşım, gezi sırasında bir şeyler bulmaya harcanan vakit, gidilen yere duyulan yabancılık hissiyle acı çekmek yerine bir seyahat acentesinden yardım isteyin.
- Tatilinizi en az bir ay öncesinden planlayın. Olumsuz sürprizlerle hevesinizi kaybetmek istemiyorsanız, tatilinizi planlamayı son güne bırakmayın. Ne kadar erken planlarsanız, o kadar iyi.
- Uzaklara gidin. Ortalama bir seyahat mutluluğunuz ya da stresiniz üzerinde pozitif bir etki yaratmaz. Ama geçtiğimiz beş yılda tatile çıkanların yüzde 84’ü en iyi tatillerinin ülke dışına çıktıkları seyahatler olduğunu söylüyor.
- Gittiğiniz yerleri bilen insanlarla tanışın. Gezi sırasındaki en büyük stres kaynakları, seyahat detaylarıyla uğraşmak, kendini güvende hissetmemek, yer hakkında yeterince bilgi sahibi olmamak. İnsanları kişisel olarak tanımıyorsanız, Monograms gibi şirketlere başvurun.
Shawn Achor’un "Tatil Stresi Azalttığında... Ve Azaltmadığında" adlı yazısından uyarlandı.
Ayrıca, Rahat Müzikler Dinlemek Konforlu Bir Yer Hayal Etmenizi Sağlıyor isimli istatistik de ilginizi çekebilir.