Bundan çok değil iki sene önceye bile baktığımızda şirketlerin neden dijital dönüşüm ihtiyacı olduğu cevaplanması gereken bir soru olarak sıkça karşımıza çıkıyordu. Günümüzde bu dönüşümün nedenlerinden ziyade, bu yolculukta nasıl bir öncelik verilmesi daha geçerli bir soru haline geldi. Artık sorumuz neden değil nasıl olarak evrimleşti.
Pandemi, yeni iş modelleri, yeni çalışma biçimleri ve yeni fırsatlar ve dezavantajları da getirdi.
Eskiden toplantı odaları bulamazdık. Şimdi online sonsuz odamız var ama toplantı yapacağımız zamanımız yok (ortalama günlük çalışma süremiz 48.5 dakika artmasına rağmen).
Eskiden en kaliteli ürünü en uygun fiyata veren tedarikçiler arardık. Şimdi fiyatın önüne geçen; tedarik edebilme, sürdürebilirlik kriteri geldi.
Eskiden satışlarımızın bir rutini vardı, dönemsel öngörülerle takip edilebiliyordu. Şimdi bir ay önce bıçak gibi satışlar kesilmişken bir ay sonra kapasitenin üç katı talep gelebiliyor.
Bu ve bunun gibi birçok eski yeni karşılaştırması yapmak mümkün. Şirket yönetim sistemlerimizi bu yeni kurallarda bize yön verecek ileri yapılara; sistemde yürütemediğimiz süreçlerimizi teknoloji katmanına taşımaya ve geleceğimizi inşa etmeye, neden değil de nasıl diye sorduğumuz, en büyük atılıma “dijital dönüşüm” diyoruz.
Şirketleri pandemiden etkilenme düzeyleri açısından üç kategoride ele alabiliriz. Birinci kategoride, pandemiden az etkilenen ve hatta durumu fırsata çeviren şirketler yer alıyor. Bu şirketler için öncelik, büyüme fırsatlarını değerlendirip ileriye dönük yatırım yapmak üzere gelecek stratejisini belirlemek olmalı. İkinci kategoride, pandemiden orta düzeyde etkilenen şirketleri ele alabiliriz. Bu durumdaki şirketler operasyonel mükemmelliğe ulaşmak amacıyla operasyonel işlere yoğunlaşmalı. Üçüncü kategoride yer alan, pandemiden çok ve olumsuz etkilenen şirketlerinse önceliği hayatta kalmaya vererek mali politika revizyonu, finansal şeffaflık sağlama ve alternatif bir iş modeli geliştirme üzerine çalışmaları gerekiyor.
Süreçlere İlişkin Öncelikler
Finansal dönüşüm alanında öne çıkan başlıklar arasında finansal şeffaflık, anlık karar alabilme, nakit akış dengesini yönetebilme, kararların finansal etkisini öngörebilme gibi beceriler, mali rapor ve kapanış raporlarının otomasyonu, doğru kârlılık ve maliyet bilgilerine anlık olarak ulaşarak rekabet avantajı elde etme ve anlık hazine ile kredi yönetimi yer alıyor.
Tedarik zinciri dönüşümü alanında ise doğru planlama ile operasyon giderlerini azaltarak satışları artırma, Endüstri 4.0 ile üretim verimliliği ve kalitesini artırırken enerji tüketimini azaltma, lojistik optimizasyonu ile nakliye ve depolama giderlerini azaltarak karbon salımını düşürme, müşterilere özel ürün tasarımı ve bu ürünlerin uygun maliyetli bir şekilde sunulması konuları öne çıkıyor. İş ağları ile uçtan uca izlenebilirlik ve planlama olanağı elde etmek de dönüşümün önemli bir parçası.
Merkezi operasyonlar ve satın alma alanlarında dönüşüm gerçekleştirmek için merkezi satın alma operasyonları ile riskleri azaltarak operasyonel mükemmelliğe ulaşma, merkezi insan kaynakları dönüşümü ve tedarikçi ağları ile kaliteli ve sürdürülebilir kaynaklara anlık olarak ulaşabilme konularına odaklanmak gerekiyor.
Şirketler açısından kritik önem taşıyan alanlardan olan müşteri deneyiminin dönüştürülmesinde ise müşterilerle kurgulanan anlık iletişim ve iş birliği, pazaryerleri ile dijital satış, müşteri deneyiminin operasyonel verilerle ilişkilendirilmesi, müşterilere özel içerik ve fiyat tekliflerini anlık olarak sunma ve farklı satış dinamiklerini yönetme becerisi gibi adımlarla avantaj elde ediliyor.
Son olarak IT alanında gerçekleştirilecek dönüşümde sistem yalınlaşması, ileri analitikler ve karar alıcı raporlama sistemleri, RPA gibi teknolojilerle tekrarlı işlerin otomasyonunun sağlanması, iş birimlerinin isteklerinin daha kısa sürede canlıya geçirilebilmesini sağlayan yeni teknolojilerin kullanılması, tek doğruluk kaynağı ile bilgi sistemlerinin güvenilirliğinin artırılması, merkezi KPI ölçüm sistemleri ve N-nesnelerin interneti, makine öğrenmesi, yapay zeka (AI) gibi teknolojik kabiliyetlerin iş süreçlerinde uygulanmasında kolaylık öne çıkıyor.
Bir örnekle açıklayacak olursak, pandemi döneminden orta düzeyde etkilenen ve operasyonel verimliliğini arttırırken ürün birim maliyetini azaltmaya odaklanan, üretim yapan bir işletme mevcut fabrika yatırımlarını en etkin biçimde kullanmak için tedarik zinciri öncelikli bir dijital dönüşüm gerçekleştirebilir. Endüstri 4.0’dan yararlanan bir tedarikçi olarak rekabet avantajı elde edebilir. Mevcut yatırımları ile üretilen ürünlerin kalitesini ve miktarını artırabilir. Nakliye operasyonlarında mükemmellik sağlayarak ürünü en son müşteriye daha uygun şekilde ulaştırabilir.
Dijital Dönüşümde Başarısızlığın Nedenleri
Kurumsal yönetim sistemlerini şirketlerin ulaşmak istedikleri hedefleri destekleyen temelin bir parçası olarak görmek mümkün. Dijital dönüşümün değişmez üçlüsü olan süreçler, insanlar ve teknolojinin birbirine paralel olarak yürütülmesi gerekiyor.
Her türlü şirketin dijital dönüşüm yolculuğunun başarıya ulaşması için pandemiden etkilenme düzeyi ve süreçleri göz önüne alınarak yapılacak doğru bir önceliklendirmenin ardından insanların, süreçlerin ve teknolojilerin bir arada ele alınması çok büyük önem taşıyor. Bunun için en son teknolojinin kullanılmasının yanı sıra çalışanların ve üst yönetimin desteği de gerekiyor. Şirketler bu sayede geleceklerini sağlam bir şekilde inşa edebiliyor ve dijital dönüşümden en üst düzeyde fayda sağlayabiliyorlar.
SAP’nin Dijital Dönüşüm Yaklaşımı
“Akıllı işletmeler entegre işletmelerdir” yaklaşımını benimseyen SAP, iş ortaklarına hedeflerine ulaşabilmeleri için süreci uçtan uca yönetebildikleri ve sektörlerine özel ileri teknolojiler sunuyor. SAP’nin dijital dönüşüm yaklaşımının temel başlıkları, uçtan uca yönetim olanağı sağlayan iş ağları, şirketleri geleceğe hazırlayan süreçler, sektörlere özel çözümler ve bilgi birikimi, dijital dönüşümün merkezinde yer alan S/4HANA, sürekli yenilik için bulut çözümleri ile verileri değere dönüştürmeyi ve inovasyonu sağlayan akıllı teknolojiler olarak özetlenebilir.
Kapsayıcı ve Kolaylaştırıcı İş Ağları
Dijital dönüşüm süreçlerine tedarikçilerini ve müşterilerini dahil etmek, şirketlere avantaj sağlıyor. Bu sayede ürün tasarımında, üretiminde, planlamasında, lojistik operasyonunda, satış sonrası destekte süreçleri uçtan uca izlemek, birlikte karar almak ve bu karara göre fayda sağlamak mümkün oluyor.
SAP’nin iş ağları yaklaşımı ile tedarikçiler, lojistik sağlayıcıları, makine üreticileri, makine alıcıları ve tasarım ekipleri tek bir platformda ortak karar alabilir duruma geliyor. Pandemi döneminde New York şehrinde kurulacak olan sahra hastanesi için 500 yatak ihtiyacının SAP Ariba sisteminden 30 dakika gibi bir zamanda uygun tedarikçiye erişim sağlanarak bulunmuş olması, buna iyi bir örnektir.
Akıllı İşletmeler için Süreç Yönetimi
SAP’nin dijital dönüşüme yaklaşımı, vazgeçilmez bir bileşen olarak gördüğü teknolojinin süreçlerle beslenmesini ve bu sayede en iyi uygulama yerine yeni nesil uygulama süreçlerine ulaşılmasını kapsıyor.
- Fırsattan Nakde (Lead to Cash) müşteri ve fırsat tanımlama, anlık teklif çalışması ve teklif, müşteri siparişi, kontrat ve sipariş yönetimi takibi, sipariş karşılama ve son olarak faturalamadan oluşan uçtan uca en iyi müşteri deneyimi iş süreçlerini ifade eder.
- Toplam İşgücü Yönetimi (Total Workforce Management) planlama, işe alım, oryantasyon çalışma deneyimi, kontratlı çalışan yönetimi, ücretlendirme, kişisel gelişim gibi yönetim ve deneyim iş süreçlerine odaklanıyor.
- Tasarımdan İşletmeye (Design to Operate) ile tasarım, üretim, planlama, lojistik ve satış sonrası bakım ve destekten oluşan uçtan uca tedarik zinciri iş süreçleri ele alınıyor.
- Tedarikten Ödemeye (Source to Pay) ise tasarım, ihale, tedarikçi kaynak seçimi, kontrat, sipariş, onay, takip, teslimat ve ödeme gibi uçtan uca tedarik-operasyon-yönetim iş süreçlerini ifade ediyor.
Sektörlere Özel Çözümler
SAP, 25 sektördeki bilgi birikimine dayanan sektörlere özel çözümlerini S/4HANA aracılığıyla tek bir platformda sunabiliyor. Perakendeden otomotive, hadde ürünlerinden bankacılığa pek çok sektörden şirket, ihtiyaçlarını tek bir platform üzerinden karşılayabilmenin avantajlarından yararlanıyor.
S/4HANA ile Yepyeni Bir Deneyim
SAP dijital dönüşümünün merkezinde yer alan yeni nesil bir ERP yazılımı olan S/4HANA, kurumsal yönetim sistemleri açısından tuşlu telefondan akıllı telefona geçişe benzetilebilecek bir dönüşümü mümkün kılıyor. SAP 4/HANA’nın getirdiği yenilikleri beş katmanda ele almak mümkün.
- Gerçek zamanlı dashboardlar şirketlerin anlık verilere ulaşabilmelerini ve bu sayede satın alma, finans, satış ve nakliye operasyonları için tek noktadan anlık yönetim becerisi elde edebilmelerini sağlıyor.
- Harici sistemlerin S/4HANA’nın içinde modül yapısına dönüştürülmesi sonucunda ortaya çıkan yerleşik yetkinlikler süreçleri sadeleştiriyor ve işletmelere çeviklik kazandırıyor.
- Değişen koşulların sonuçlarına uyum sağlamayı mümkün kılan ve talebe dayalı MRP (DDMRP) gibi yeni süreçler de S/4HANA’nın önemli bileşenleri arasında yer alıyor.
- Akıllı ERP yaklaşımıyla makine öğrenmesine dayalı uygulama katmanları sunan S/4HANA, işletmelerin daha yüksek değerli işlere odaklanmalarını ve veriler ışığında aksiyon alabilmelerini sağlıyor. Örneğin makine öğrenmesi temelli Cash uygulaması, fatura ödeme eşleşmesini geçmiş davranış biçimine göre otonom olarak yapıyor.
- S/4HANA’nın süreçler bazında diğer akıllı işletme uygulama katmanlarıyla uçtan uca entegrasyonu sonucunda işletmeler çeviklik ve hızlı iş akışları elde ediyorlar.
SAP’nin Ana Odağı: Bulut Çözümleri
İşletmelere esneklik, uygun fiyatlılık, kullanılabilirlik, basitlik, inovasyon ve standartlaşma gibi faydalar sağlayan bulut çözümleri SAP’nin ana odağında yer alıyor. Bu çözümler sayesinde işletmeler donanım ve BT maliyetlerini en aza indirebiliyor, bulut sistemine tüm cihazlar üzerinden, her yerden ve her zaman erişebiliyor, SAP en iyi uygulamalarını her zaman uygulayabiliyor ve her zaman en üst teknolojiden faydalanabiliyorlar.
Akıllı Teknolojiler
S/4HANA kapsamında akıllı teknolojileri üç ana başlıkta incelemek mümkün.
Etkileşim kapsamında, SAP’nin kullanıcıların görevleri otomatik hale getirerek verimli bir şekilde yönetmelerine yardımcı olan diyalog bazlı yapay zekası yer alıyor. İşletmeler akıllı sohbet robotları ile görevleri ve iş akışlarını tek bir arayüzde izleyebiliyorlar.
Gerçekleştirme kapsamında, SAP’nin sunduğu hazır robotik süreç otomasyonu (RPA) katalogları sayesinde dış dünya ile ilgili süreçlerin otomatik olarak yürütülebilmesi yer alıyor.
Optimizasyon ise akıllı işletme kapsamında süreçlerin ve uygulamaların içinde sunulan ve veriye dayalı kurumsal yönetimi güçlendiren makine öğrenmesini içeriyor.