Pandemi döneminde e-ticaret ve yeme-içme sektörünün gelişmesiyle temassız ödeme de hayatımızdaki yerini aldı. Bu dönemde tüketicilerin hijyen endişeleri sebebiyle temassız uygulamalara yönelmesi yeme-içme sektörünün dijitalleşme adımlarını hızlandırdı. Güvenli ödeme yöntemleri alanındaki açığı gören GastroClub da pandemi döneminde geliştirdikleri GastroPay uygulamasıyla dijital ödeme sektöründeki yerini aldı. GastroPay’in kurucu ortakları Gizem Oral Kutman ve Çağlar Karataş ile yeme-içme sektöründe dijitalleşme, finans ve sürdürülebilirlik üzerine konuştuk.
GastroPay’in kuruluş hikayesi nedir?
Sadakat uygulamalarının Londra’da sıkça kullanıldığına orada yaşarken tanık olduk ve uzun yıllardır edindiğimiz deneyimlerle Türkiye’nin en büyük yeme-içme kulübü olan GastroClub fikrini ülkemize uyarlayarak 2014 yılında hayata geçirdik. Son yıllarda sadakat altyapısı GastroClub’ı ödeme altyapısıyla tamamlamak üzerine çalıştık. Pandemi dönemiyle birlikte önemi artan güvenli ödeme yöntemleri ve hesaplı harcama avantajları konusunda yaşanan eksikliği fark ederek GastroClub’ın yanına, ödeme ve sadakati birleştiren yeni ürünümüz GastroPay’i ekledik. 2021 Haziran ayından itibaren GastroPay olarak restoran ve kullanıcılara hizmet veriyoruz.
GastroClub’ın çatısı altında; kullanıcı ve restoranlara yeni ödeme çözümü sunduğumuz GastroPay, restoran sektörünün yüz yüze ödemelerde kullanılan ilk ve tek dijital cüzdanı uygulaması. Bu süre zarfında hızlı bir büyüme yakaladık. Kullanıcı sayımız 100 bini aştı. Kullanıcılarımız GastroPay ile yaptıkları restoran ödemelerinde hesaplarının yüzde 40’a varan kısmını geri kazanıyor. Kazandıkları TL Puanları yine anlaşmalı noktalarda harcayabiliyorlar. Ana sponsorumuz ise Visa. Visa ile yaptığımız iş birliğiyle kullanıcıları GastroPay üzerinden Visa kartlarıyla ilk harcamalarında 50 TL Puanlık hoş geldin hediyesiyle karşılıyoruz ve sonraki Visa harcamalarında ilave yüzde 10 TL Puan kazandırıyoruz.
GastroPay olarak binden fazla restoranla iş birliği içindesiniz. Bu kadar çok markayla çalışırken ne gibi operasyonel zorluklarla karşılaşıyorsunuz? Bu zorlukların üstesinden nasıl geliyorsunuz?
Uygulamamızın ve ekibimizin esnek ve dinamik yapısı sayesinde operasyonel sorunlara hızlı çözüm getirebiliyoruz. Bu esneklik sayesinde süreçlerde bir aksaklık olmuyor ancak karşımıza çıkan operasyonel zorluklara restoranların farklı farklı kasa sistemleri kullanmasını örnek verebiliriz. Bu sebeple hepsiyle ayrı entegrasyonlar yapıyoruz ve bu sayede süreci daha sorunsuz bir şekilde yönetebiliyoruz. Bunun yanı sıra, restoranlarda çalışan ekiplerin eğitimi zaman alabiliyor. Ekiplerin hızlı değişmesi eğitimlerin tekrar tekrar yenilenmesini gerektiriyor. İşimizin saha tarafındaki en büyük zorlukları bunlar ama saha ekibimiz ve süreç içinde iyice oturan üye işyeri ilişkilerimizle her geçen gün bu konular kolaylaşıyor.
Pandemi döneminin dijitalleşme adımlarının hızlanmasında rolü büyük. Bu anlamda GastroPay dijitalleşme ve finans sektörüne ne gibi faydalar sağlıyor?
GastroPay için, birbiriyle konuşan üç ayrı çözüm kullanıyoruz. Ödeme ve TL puanları tuttuğumuz cüzdan altyapısı, restoranlarda puan kazanmaya yarayan sadakat altyapısı ve restoranlarda QR’la ödeme almamızı sağlayan POS altyapısı birlikte çalışıyor.
Şimdilik yeme-içme sektöründe dikey büyüyen bir şirket olarak en büyük artımız, bulunduğumuz sektörde derinleşebilmek. GastroPay’i hizmete sunduğumuzda, uygulamada aralarında Kahve Dünyası, Köşebaşı, COOKSHOP, Happy Moons, HD İskender ve Pidem gibi zincir restoranların bulunduğu bin civarında gastronomi noktası hazırdı. GastroPay, yeme-içme dikeyinde çok geniş bir ağda hizmet vererek kurumsal iş birliklerimiz sayesinde yüzde 40’a kadar avantajlı yeme-içme fırsatı sunuyor. Kullanıcılarımızı, en güzel kahve zincirlerinden, en leziz kebapçılara kadar birçok farklı mutfak önerileriyle buluşturuyoruz. GastroPay hem online siparişlerde hem de yüz yüze restoran ödemelerinde kullanılabiliyor. Buradaki amacımız, hem kullanıcılarımıza temassız ödeme sistemini deneyimlemelerini hem de hesaplı yeme içme zevkini yaşamalarını sağlamak.
GastroPay, dijital uygulaması sayesinde fiş veya fatura çıktısı almaya gerek kalmadan müşterilerin ödemelerini dijital ortamda gerçekleştirmelerine olanak tanıyor. GastroPay’in sürdürülebilirlik hedefleri neler?
GastroPay’de süreç tamamen dijital akıyor. Restoranlar gibi görece geleneksel yöntemlerde ilerleyen bir sektörde, ödeme, fiş/fatura, kampanya kullanımı gibi en kritik konuları dijitalleştiriyoruz. Bu nedenle geleneksel yöntemlerin oluşturduğu kağıt, toner, elektrik kullanımı gibi karbon ayak izini artıran süreçleri ortadan kaldıran alt yapımız ile sürdürülebilirlik kapsamında önemli bir görev üstleniyoruz.
Pandemiyle birlikte e-ticaret uygulamalarının artmasıyla online yemek platformları da faaliyetlerini artırdı. GastroPay olarak sizce e-ticaret sektöründe ne tür çalışmalar önem gösteriyor?
E-ticaret sektörü özellikle pandemiyle beraber bir ivme kazandı. Tüketici artık her konuda temassıza yöneliyor. Biz de yüz yüze ödemelerde temassız ve avantajlı ödeme kolaylığı sağlarken, online siparişte de bu imkanı sağlıyoruz. GastroPay, anlaşmalı markalarımızın online siparişlerinde de geçerli. Örneğin KFC, Pizza Lazza gibi markalarda eve siparişlerde de GastroPay’le ödeyip kampanyalardan faydalanabiliyorsunuz. Online sipariş ağımız da gün geçtikçe büyüyor.
Önümüzdeki yıla yönelik gelecek planlarınız neler?
Faaliyete başladığımız günden bu yana kârlılık konusunda önemli bir başarı grafiği ortaya koyduk ve geçtiğimiz seneleri hep pozitif EBITDA ile tamamladık. Yeni ürünümüz GastroPay’in de iş modeli sayesinde kısa zamanda karlı bir operasyon olmayı basardık. GastroPay’in kullanıcı sayısı da çok hızlı artıyor. Bu artış hızını hızlandırmak için iletişime yatırım yapmayı ve Türk girişimi olarak başladığımız yolculuğa İngiltere gibi yurt dışı pazarlarına açılarak büyümeyi hedefliyoruz. Dünya çapındaki trendlere, inovasyonlara ayak uydurarak günden güne büyüyen bir şirket olma yolunda ilerliyoruz. Yeme içme sektöründe yüz yüze yapılan ödemelerde, en yaygın ödeme aracı olarak konumlanmak temel hedefimiz.
Finansal olarak güçlü ve karlı bir start-up olmamıza rağmen çok daha hızlı büyüyebilmek için bir yatırım turu planlarımız arasında var. Bu yatırımlarla ürünümüzün iletişimini çok daha büyük ölçüde yapabilmeyi ve İngiltere gibi yurt dışı pazarlarına açılmayı hedefliyoruz.