Emre Güzer

Lidio Kurucu Ortak & CEO, Mobilexpress CEO

“Bizleri, Konvansiyonel Yerlerden Farklılaştıran Yegane Şey Zihin Yapısıdır.”

25 Nisan 2023, Salı

Finansal dünya global ölçekte hızla büyürken, beraberinde gelişen çözümler de hızla ilerliyor. Finansın teknoloji ile birleşiminde, uluslararası yeni para birimlerini ve görünmez değerleri tanıyoruz. Bu esnada birer kolaylaştırıcı olan ve şirketlere yerel, global ölçeklerde çözümler sunan kurumların varlığı da öne çıkıyor. FinTech dünyasını, yerel ve global güncel durumları Lidio ve Mobilexpress CEO’su Emre Güzer ile konuştuk.

Yeni ekonomik düzende, belki de daha döngüsel modellere geçmemiz gerektiğini tartıştığımız bugünlerde; FinTech sektöründe neler oluyor? Türkiye’de bu açıdan hangi gelişmeler gözlemleniyor?

Ödemelerin hiç olmadığı kadar hızlı bir şekilde görünmez olacağı bir 5 yıla giriyoruz. Dün finansal teknoloji girişimleri bu değişime öncülük ederken bugün bankacılık, hatta fintech dışında faaliyet gösteren teknoloji şirketlerinin büyük birer ödeme şirketine evrildiklerine tanıklık edeceğiz. Bu şirketler halihazırda tamamlayıcı bir servis olarak bugün üzerinde çalıştıkları “ödemeler” dünyasında spin off şirketler kurarak sadece kendi içlerindeki konulara değil, dışarıdaki pazara da açılmanın yollarını arayacaklar ve nispeten daha sınırlı alana etki edebilen fintech’lere kıyasla (oturmuş finansal sistem karşısında) çok daha büyük ve tehlikeli rakipler olacaklar. Bugün bile birçok örneğine rastlayabilmek mümkün bunun. Ayrıca özellikle lokal regülasyonlar globalde çok güçlü bu oyuncuların lokal pazarları domine edememesi üzerine çalışmalar yürütürken aynı zamanda birçok genç girişimin tutunmaya çalıştığı bu pazarlarda; bizimkine benzeyen, nispeten gelişmekte olan ülkelerde lokal pazar yerlerinin veya teknoloji şirketlerinin tek odak noktası olan finansal teknoloji girişimleri ile haksız sayılabilecek bir rekabete girmemesi için çeşitli düzenlemeler oluyor ve bunlar devam edecek.

Kartlı ödemeler dışında daha fazla tüketiciye dokunabilmeyi başarabilmiş alternatif ödeme yöntemleri hızla büyüyecek, finansın tabana yayılabilmesine büyük fayda sağlayacak bu yöntemler sadece birer ödeme yöntemi değil, aynı zamanda tüketici – üretici kavramını da bulanıklaştıracak ve hane başına gelir artışına büyük katkı sağlayacaklar.  Şüphesiz bu yöntemler ile tanışan tüketiciler, bu yolculuklarında konvansiyonel bankalar ve Neo banklarla da çalışmaya başlayacaklar ve döngüye dahil olacaklar.

Bankaların ürün ve servislerini üçüncü parti teknoloji şirketlerine açmalarıyla birlikte tüketiciler tek bir noktadan onlarca farklı banka, ön ödemeli kart, kredi gibi servislere erişim sağlarlarken bu vesileyle bankalar da daha önce hiç olamadıkları yerlerde, hiç dokunamadıkları tüketicilere dokunabilmenin kapısını arayacaklar. Bu beraberinde bankacılık ve bugün adını duymadığımız bir çok 3. Parti oyuncunun milyonlarca tüketici ve üreticiye dokunabilmesi anlamına gelecek ki bundan 5 yıl sonra Türkiye’de fintek ekosistemine baktığımızda bugün belki de adını bile bilmediğimiz oyuncuların yeni bir dönüşüme liderlik ettiklerine tanık olacağız.

Yeni ekonomik düzende teknoloji, daha sürdürülebilir ekonomik modellerin oluşabilmesi için imkan tanıyor mu? Yoksa var olan sistemin, daha dijital karşılıklarını bulduğumuz bir düzeni mi görüyoruz?

Tüketici davranışlarının değişmesiyle birlikte özellikle dijitale doğan şirketlerin ve onların uçtan uca dijital çözümlerinin bu yaşadığımız dönüşüme öncülük ettiğini söyleyebiliriz. Bu yeni nesil girişimlerin risk iştahlarının konvansiyonel işlere göre daha fazla olması, uzmanlaştıkları dikeylerde gerçek bir problemi çözmeleri şüphesiz hızlı büyümelerine ve etki alanlarını genişletmelerine imkan tanıdı. Burada yaratılan fayda hemen her alanda daha ekonomik ve ölçeklenebilir işler ortaya çıkmasını sağladı ve sağlamaya da devam ediyor. Belirttiğim gibi özelikle konvansiyonel şirketlerdeki dönüşümü de hızlandırdı. Bugün sadece fintek alanında değil hemen her alanda dijitale doğan şirketlerin en büyük rakipleri dönüşümlerini tamamlayabilmiş şirketler. Fintech dışından buna bir örnek vermek gerekirse; Disney’in video streaming modelini duyurmasının ardından Netflix’in piyasa değerinde yaklaşık 8 milyar dolarlık bir düşüş oldu. Benzer örnekleri hemen her alanda görmek mümkün. Zira yakın zamana kadar uyuyan bu devler beraberlerinde belki milyonlarca tüketici, milyonlarca KOBI ve belki de 10 milyonlarca dolar karlılık ile dijitale doğan işlere birer birer rakip olmaya başladılar.

Fintech dünyasına geri dönersek bunun sadece bir teknolojik dönüşüm olmadığını anlayabilen bankalar ve operatörler özellikle satın alma ve birleşmeler ile birlikte diğer oyunculardan farklılaşabilirler. Zira kendi içinizde kurduğunuz bir finansal teknoloji girişimini bankanın tüm süreçlerine dahil eder ekiplerini yine eski düzende bu işleri yöneten ekiplerden oluşturursanız sadece “fintekcilik” oynamış olursunuz. Bizleri konvansiyonel iş yapan yerlerden farklılaştıran yegane şey zihin yapısıdır ve bunu kopyalayabilmek çok mümkün değildir.

Lidio, var olan finans sektöründe hangi sorunları çözmek için doğdu? Yeni teknolojilerin adaptasyonunda kurumsal olarak nasıl bir farklılık ortaya koyuyorsunuz?

Lidio temelde yeni nesil yaklaşımıyla ödemeleri özgürleştirmek için doğdu. Markamızı pandemin en yoğun yaşandığı dönemde ayağa kaldırdık. Yine aynı dönemde tohum yatırım aldık ve T.C. Merkez Bankası lisans başvurumuzu yaptık. Büyük dalgalar ile boğuştuğumuz bu dönemde inşa ettiğimiz yeni nesil bir ideoloji ne mutlu ki hızlı büyümesini sürdürüyor. Lidio olarak satın aldığımız Türkiye’nin en büyük online ödeme platformlarından Mobilexpress platformunun halihazırda çalıştığı işletmeler ve teknolojik gücü, Lidio’nun en önemli destekçisi oldu. 10 yılı aşkın süredir Mobilexpress çatısı altında Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen şirketlerine ödeme servisleri geliştiriyoruz. Bu deneyimden güç alan Lidio, yalnızca işyerlerinin yerel ve küresel ihtiyaçlarına yönelik değil; temas ettiğimiz milyonlarca tüketiciye de çok kanallı ve özgür ödeme deneyimi sunuyor. Lidio bir finansal teknolojiler girişimi olmanın ötesinde ülkemizde ve dünyada “özgür ödeme” anlayışını benimseyen bir ideal. Zira Lidio ödeme deneyiminde sınırları ortadan kaldırmayı, tüm işletme ve tüketicilerine dünyanın her yerinden en hızlı ve uygun şekilde ödeme almayı, yapabilmeyi taahhüt ediyor.

Çalıştığımız işletmelerin ödemelere ilişkin tüm ihtiyaçlarını tek bir platformda topluyoruz ve ödemelere ilişkin işletmelerin ajandasındaki tüm süreçleri Lidio olarak yürütüyoruz. Tek platformda topladığımız servislerin tek amacı işletmelerimizin dünyanın her yerine daha uygun koşullarla satış yapabilmesine olanak sağlamak ve sadece Türkiye’de değil, dış pazarlarda da milyonlarca tüketiciye erişebilmesinin önünü açmak. Bunu yaparken elbette işletme kayıplarını da en aza indiriyoruz. Aylık 16 milyon adetten fazla işleme aracılık eden platformumuzda Türkiye’nin en büyük fraud (sahtecilik) önleme servisleri çalışıyor ve işletme kayıplarını yüzde 97’nin üzerinde ortadan kaldırıyor.

2016 yılında, Mobilexpress bünyesinde ayağa kaldırdığımız ve o dönem Gittigidiyor, Trendyol gibi Türkiye’nin en iyi firmalarına hizmet vermeye başladığımız kart saklama havuzumuzu lisanslanmamızı müteakip Lidio bünyesine, ‘’Lidio Pass’’ ismiyle taşıdık. Bugün Türkiye’nin en büyük işletmelerinde Lidio Pass ile 2 milyonun üzerinde tüketicimiz pürüzsüz bir ödeme deneyimi yaşıyor. Tüketiciler çözümü olarak tasarladığımız Lidio Pass bugün sadece kayıtlı kredi kartları ile ödeme alabiliyor iken, yakın zamanda bu çözümün altında birçok ödeme argümanına ulaşabilecek tüketicilerimiz ve elbette alışveriş yaptıkları KOBI’lerimiz. 

Lidio’da anlaşmakta olduğunuz ve yeni finansal çözümler tasarladığınız şirketler, nasıl bir çeşitlilik gösteriyor? Yeni finansal çözümler tasarlanırken, farklı kurumlar için hangi metrikleri göz önünde bulundurarak ihtiyaçlarına yönelik ürün ve hizmetler sunuyorsunuz?

Online ödeme alan tüm şirketlere çözümler geliştiriyoruz. Lidio henüz birkaç aydır lisanslı olmasına rağmen bir Lidio şirketi olan Mobilexpress 11 yılı aşkın süredir perakende şirketlerinden sigorta şirketlerine, hastanelerden KOBI’lere ve pazaryerlerine, B2B satış yapan kurumlardan abonelikle tahsilat yapan girişimlere, hemen her yere çözümler geliştirdi. Bu çözümlerin tamamını daha da uçtan uca çözüm sunabileceğimiz, Lisanslı kuruluşumuz olan Lidio çatısı altından vermeye devam ediyoruz.

Örnek vermek gerekirse online perakende yapan işletmelerimizin en büyük problemi çok uzun süredir tüm ödeme entegrasyonlarına tek bir platformdan ulaşabilmek idi. Bunu Lidio Core adını verdiğimiz ürün ile çözüyoruz. Tek bir entegrasyon beraberinde onlarca entegrasyon ve 100’ün üzerinde ödeme yöntemi getiriyor. Raporlama ve mutabakat anlamında da çok büyük faydamız oluyor elbette. Bu şirketlerin diğer büyük problemi dönüşüm oranlarını arttırmaktı. Lidio Pass, tek tıkla ödeme çözümümüz ile geri dönen tüketicinin alışverişini saniyeler içerisinde tamamlayabilmesine olanak sağlıyoruz. Dönüşüm oranlarını yüzde 7’nin üzerinde arttırmayı Lidio Pass ile başarıyoruz. Bir diğer konu özellikle banka çökmeleri, ödeme alamama gibi konularda işletmelerimizin kaçırdığı işlemlerdi ki bu ciro kaybı anlamına geliyordu. Akıllı işlem yönlendirme (smartswitch) servisimiz her bir işlemi onlarca kez farklı şekillerde deneyerek kaybedilen ciroyu geri kazandırabilmenin yollarını arıyor. Fraud (sahtecilik) önleme çözümlerimiz ile bu işletmelerin yine aylık ortalama, işletme başına 100 bin TL’nin üzerinde kaybını ortadan kaldırıyoruz. Servislerimizin tamamının Türkiye’de olması ve ekibimizdeki fraud analistlerimizce de izlenmesi bizi rakiplerimizden farklı kılıyor. Tüm bunları onlarca farklı servis takip ediyor. Her bir işleme değer veriyor ve işletmelerimizin daha fazla satış yapabilmesi için elimizden geleni yapıyoruz.

Sunduğunuz hizmetlerin içerisinde gün geçtikçe değişen, müşteri deneyimini kolaylaştıran ancak bir yandan da riskleri de bünyesinde barındıran bir yapı var. Ödeme sistemlerindeki güvenliği sağlamak için ne gibi önlemler alıyorsunuz? Bunları öngörebilmek için neler yapıyorsunuz? 

Lidio’da kullandığımız yapay zekâ destekli araçları sayesinde sahtecilik (fraud) faaliyetlerine göz açtırmıyoruz. Tüm sahtecilik ve ters ibraz işlemlerini yapay zekâ destekli araçlar ile 7 gün 24 saat izleme imkanı sunan Lidio teknolojisi, işletmelere yüzde 97’in üzerinde bir oranda kayıpları önleyen çözümler sunuyor. 2023 yılının Ocak ve Şubat aylarında Lidio teknolojisinin sunduğu bu çözümlerle 17 Milyon TL’yi aşkın bir zararın önüne geçildi. İşlemlerini TCMB Lisansı ve PCI DSS 1. Seviye Sertifika sahipliğinde güvenli altyapı ile gerçekleştiren işletmelerimiz, dünya standartlarında API ve raporlama araçlarımızdan faydalanıyor ve işlemleri için gerçek zamanlı sorgulama yapabiliyor. Yıllık 160 milyondan fazla işlem geçmişinin birikimine dayanan liste sayesinde sahtecilik faaliyetlerini en az indiriyoruz. Konusunda uzman fraud (sahtecilik) ekibimizle sektöre ve işletmeye özel çözümler üreterek iş yerlerinin riskini minimize ediyor ve bunu yüzde 80’in üzerinde olan başarı oranımızı düşürmeden gerçekleştiriyoruz. 2022 yılında 59.604 adet sahtecilik işlemini engelleyerek işletmeleri 82.145.620,46 TL’lik zarardan kurtardık. 2023 yılının Ocak ve Şubat aylarına baktığımızda 14.293 adet sahtecilik işlemini engellediğimizi ve tam 17.436.187,54 TL’lik bir kaybın önüne geçtiğimizi görüyoruz. Ödemeler sektörünün en iyi teknolojisine ve en deneyimli fraud ekibine sahibiz. Bu da finansal riskleri önlememizin yanı sıra, iş yerlerimizin operasyonel yüklerini de azaltarak finansal süreçleri için etkin ve kalıcı çözümler üretmemizi sağlıyor. Güvenli altyapımız ve güçlü sahtecilik önleme araçlarımız sayesinde sadece Lidio iş yerleri değil, iş yerlerimizin müşterileri de güvenli alışverişin tadını çıkarıyor.

Kişiler ve kurumlar yeni ödeme sistemlerinin içerisinde, kendi finansal hesaplarını koruyabilmek için neler yapabilirler? Özellikle de değişen bu ekonomi ve ödeme sistemlerinde, nelere dikkat edilmeli?

Ödeme ciddi bir iş. Kişi ve kurumların bu yöndeki tercihleri esnasında özellikle lisanslı, gerekli sertifikasyonlara sahip kurumları tercih etmeleri gerekiyor. Bazen kişiler bu seçiminin ya da öneminin farkında olamayabiliyorlar. Bazen de kişinin gerçekten de rızası dışında kredi kartı kaydediliyor mesela. Bir kurum, alışverişiniz esnasında kredi kartı bilginizi kaydetmek isterse mutlaka arkasındaki kurumun kim olduğunu araştırmak gerekiyor. Bizim gibi lisanslı kuruluşların bu bilgileri, bir sonraki kullanım için PCI DSS Level 1 standartlarında kaydedebilmeleri için bazı koşullar var. Bizler kart bilgisini kaydetmeyiz, o karta bir token atarız ve kullanıcı ile eşleştiririz. Kullanıcı Lidio kullanan başka herhangi bir web sitesinden bu token’ı çağırabilir ve ödemesini SMS ile de doğrulayarak tamamlayabilir ve her şey belirtilen standartlar dahilinde olur.

Bununla birlikte çalışılacak ödeme sistemleri ile ilgili onlarca farklı kaynaktan da araştırma yapmak elbette mümkün. Bir kurum olarak tahsilatlarınıza aracılık yapacak bir ödeme kuruluşu arıyorsanız referansları size fikir verecektir. Bunu iletişimde olacağınız ekipler ve akabinde de entegrasyon sırasında teknik edipler takip edecek. Bu süreçte fiyat önemli bir etmenken tek başına yeterli olmadığını da unutmamak gerekiyor elbette. Zira en başta da belirttiğim gibi, ödeme ciddi bir iş.

Bu yazının konusu: FİNANSAL PAZARLAR
Önerilen Konular:
Paylaş:

Bu içeriği beğendiyseniz daha fazlası için ücretsiz üye olun!

SEÇENEKLERİ GÖRÜNTÜLE

Sınırsız Erişime Sahip Olmanın Tam Zamanı

HBR Türkiye içeriğine bir yıl boyunca tüm platformlardan erişin!
ABONELİĞİMİ BAŞLAT

Tüm Arşive Gözatın

Paylaş