Wharton Business School öğrencilerinden (1992 ila 2002 yılları arasındaki) iki nesille yürütülen çalışma, bebek sayısında potansiyel bir düşüş yaşanabileceğini ortaya çıkardı: Y kuşağı katılımcılarının yalnızca yüzde 42’si çocuk sahibi olmayı planladığını söyledi. Bir nesil önce aynı soruya evet yanıtını veren yüzde 72’lik X kuşağıyla karşılaştırıldığında keskin bir düşüş gerçekleştiği görülüyor. Peki, bu değişimin arkasında ne yatıyor? Bu noktada direkt erkekleri ele alalım. Çalışmaları gereken uzun saatler, babalığın gerektirdiği tam zamanlı bağımlılık ve öğrencilikten gelen borç yükünü göz önüne aldığımızda, birçok erkek bir aileyi geçindirebileceğini düşünmüyor.  

HBR IdeaCast’ın  “Is Work-Family Conflict Reaching a Tipping Point?” adlı yazısından uyarlandı.

Ayrıca David A. Garvin’in "Güçlü Bir Kültür Fazla Güçlü Olabilir mi?” isimli makalesi de ilginizi çekebilir.