Yaklaşık olarak 1,6 milyon Amerikalı çalışan –en düşük haliyle- saatte 7,25 dolar kazanıyor, bu da tam zamanlı bir işte aylık bin 160 dolara tekabül ediyor. Rezil bir durum. Evet, kabahatin bir kısmını piyasa güçlerine, revaçta olan işlere atabiliriz ama bunu yapmak da ortadaki durumu haklı çıkarmaz. Komik olan şu ki, düşük maaş veren şirketlerin birçoğu harika tüzel kişiler olmakla gururlanıyor. “Çevre dostu” faaliyetler yürütüyor, hayır kurumlarına bağış yapıyorlar. Ancak nedense, insanların yaşamlarını rahat bir şekilde sürdürmelerini sağlayacak maaşlar ödemeyi ahlaki bir buyruk olarak görmüyorlar. Çok yazık.
Peter Cappelli’nin “It’s Not OK That Your Employees Can’t Afford to Eat” adlı yazısından uyarlandı.
Ayrıca Sudip Datta, Abhijit Guha ve Mai Iskandar-Datta’nın “Maaş Uçurumunu Kapatmak” isimli makalesi de ilginizi çekebilir.