Büyük Peter (Deli Petro) 1697’de Amsterdam’ı ziyaret ettiğinde gözleri kamaşmıştı. Dünyanın en zengin kentiydi, donanması bir süper güçtü ve kent küresel ticaretin merkeziydi ki bu da adeta Batı’nın teknoloji, eğitim ve sanat alanındaki üstünlüğünü kanıtlar nitelikteydi. Amsterdam’ın muazzamlığı ve dünyeviliğiyle kendi başkenti Moskova’nın kasveti ve yabancı düşmanlığı arasındaki uçurum gözden kaçırılabilecek gibi değildi. O kendi Amsterdam’ını istedi. Ve inşa etti.
Giriş yap veya
ücretsiz üye ol, okumaya devam et